En Çok Bilinen Türk Resmi
Dünyanın en meşhur tablosu nedir sorusuna çoğu kişi Mona Lisa diye cevap verir. Üzerinde en çok konuşulan, en çok kopyası yapılan, şekilden şekle giren bir eser olduğu için bu şüphesiz doğrudur. Mona Lisa’nın esrarlı gülümsemesi insanları o tablo hakkında daha çok konuşturacaktır. Peki ya bizim en bilinen resmimiz hangisidir? Buna da Kaplumbağa Terbiyecisi diye cevap verilebilir.
Türkiye’deki müzeciliğin kurucusu olan arkeolog Osman Hamdi Bey tarafından yapılan tablonun iki versiyonu var. Yani Osman Hamdi Bey tabloyu iki kere yapmış. 1906 ve 1907 yıllarında yapılan resimlerin ilki şimdi Pera Müzesi’nde. 2009 yılında müze tarafından 15 milyona yakın bir değerle satın alınmış. İkinci versiyon ise Simavi koleksiyonunda ve ona da 6 milyona yaklaşan bir değer biçiliyor. Buraya kadar pek ilginç bir şey yok. Kaplumbağa Terbiyecisi’ni meşhur eden anlatmak istediğinin bir türlü çözülemeyişi. Resimde kırmızı ve uzun bir elbise giymiş, belini sıkıca bağlamış, başına özensizce bir yemeni sarmış, sakallı bir adam arkası yarı dönük vaziyette yerde marul yaprağı gibi bazı yeşillikleri yiyen beş kaplumbağayı seyrediyor.
Arkasına bağladığı ellerinde bir ney var, sırtında ise bir çeşit müzik aleti olan nakkase asılı. Duvarları mavi çiniyle kaplı bakımsız ve eşyasız bir odada, pencerenin önünde duruyorlar. Zaten resmin tek ışık kaynağı da bu pencere. Çoğu resim meraklısı bunun halkı aydınlatmada sanatın çaresiz kaldığını anlatmaya çalışan aydın kişilerin hali olarak görüyor. Osman Hamdi Bey böyle karmaşık bir yoldan duygularını dökmüş. Bizim en meşhur resmimiz gülümseyen bir kadın olmasa bile çok daha esrarengiz duruyor.